Panik atak bozukluk tekrarlanan panik ataklar tarafından hastaların yaşam kalitesini bozan piskolojik bir rahatsızlıktır.Çoğu panik atak hastası yaşayan kişilerde agorafobi gelişimde gözlenmektedir.
Agorafobi sonucu gelişimi gösteren hastalar kalabalık alanlardan uzak dururlar , evlerinden dışarı çıkmak istemezler ve halk arasında panik atak geçireceğim korkusunu yaşarlar.
Kognitif davranışçı terapi ve antideprasan ilaçları ile birlikte hastaların büyük bir bölümünde olumlu sonuçlar alınmaktadır ve hastalıktan tamamen kurtulma imkanı vardır.
Yazı İçeriği
Panik Atak Nedir ?
Panik atak aniden meydana çıkan aşırı derecede yüksek korku ve kaygı ataklarıdır.Genelde hiç bir belirti göstermeden ve bilinen bir sebep olmaksızın başlayabilir. Kaygıya ek olarak bir çok semptomplar atak sırasında ortaya çıkmaktadır.
Şöyle sıralayabiliriz ;
a- Çok hızlı ve kalbin yerinden çıkacakmış gibi atması
b- Terleme ve titreme .
c Kuru ağız.
d Sıcak basması veya üşüme .
e- Nefes alırken boğuluyormuş gibi olma
f- Nefes darlığı
g- Göğüs ağrıları
h- Mide bulantısı,baş dönmesi yada baygınlık hissi
m- Ölüm korkusu ve çıldıracağım korkusu
n- Kontrolü yitirme korkusu
l- Uyuşma ve karıncalanma
t- Gerçek dışı gibi hissetme , kendi vücduna karşı yanacılık hissetme.
Panik atakla birlikte ortaya çıkan fiziksel belirtiler tamamiyle panik atağın yaptığı rahatsızlıklardır yani kalbinizde yada göğsünüzde bir problem yoktur. B
elirtilerin ortaya çıkmasında ki ana sebep beyinden vücudun diğer bölgelerine giden aşırı hızlı ve fazla sinir uyarılarıdır.Bu aşırı hızlı ve yoğun sinir uyarıları vücut içerisinde bazı hormanların aşırı salgılanmasına sebebiyet verir.Bu hormanların içerisnde adrenalin hormonuda vardır.Vücutta oluşan bu olaya bazen savaş bazende uçuş modu olarak adlandırılır.
Panik atak esnasında çok hızlı şekilde nefes alıp verilme başlanır,(hiperventile) bu hızlı nefes alıp verme esnasında çok fazla karbon dioksit çıkışı olacağı için kandaki asidik denge değişir.Değişen dengeden dolayı krapmplar,dikkatini toplayamama,çarpıntı,baş dönmesi ve vücuda sanki iğne batıyormuş gibi hisler ortaya çıkar. Panik ataklar genellikle 5 ile 10 dakika sürmektedir fakat bazen daha uzun süren ataklar dalgalar halinde aralıklı olarak devam eder .
Panik atak bozukluğu nedir ?
Her 10 insanda bir nadir de olsa panik atak geçirmektedir. Fakat panik atak bozukluğunuz varsa bu ataklar tekrarlayan cinsten ataklar olucaktır.Atakların sıklığı kişiden kişiye değişmektedir.Her 50 kişide bir panik atak bozukluğu vardır.
Panik atak bozukluğun başında ilk olarak paniğe sebep olan unsur daha sonraları aynı şekilde buna sebep olmayabilir. Panik atağı bozukluğu olan kişilerde sürekli ileride bir daha atak yaşarmıyım ve atak boyunca yaşanılan belirtiler tekrarlanır mı diye sürekli bir endişe vardır.Panik atak bozukluğu olan kişilerin çoğu hastanelere kalp krizi geçiriyorum diye giderler.
Panik atak bozukluğa ne sebep olur ?
Panik atakları hiçbir sebep olmadan ortaya çıkmaktadır. Sebebi tam olarak belli değildir.Bazı beyin kimyasallarının(nörotransmitterler) dengesinin bozulmasından dolayı ortaya çıktığı düşünülmektedir.Kullanılan ilaçlar bu beyin kimyasallarını düzeltmek ve tedavi etmek için kullanır ve başarı sağlandığı görülmüştür. Bu başarılarda beyin kimyasalların bozulduğunu doğrulamaktadır.Günlük yaşamımızda var olan stresli olaylarda panik atağı tetikleyebilir.
Çok yakın birisinin ölümü genelde panik atağa sebep olmaktadır.
Panik bozukluk, agorafobi ve başka korkular.
Panik bozukluğu olan bazı insanlar atağın kendilerine halk içerisinde kalabalık biryerde geleceğinden oldukça kaygı duyarlar ve bu kişiler atak geldiği zaman bu kalabalık yerden kendini kurtaramayacağı korkusuyla tedirgin olurlar.Aynı zamanda bu kişiler onlara kimsenin yardım edemeyeceğini yada insanların onu ayıplayacağından korkarlar.Bu tarz korkular bu kişilerde agorafobi oluşmasına sebep olur.Panik atağı olan her 3 kişiden birisinde agorafobi görülmektedir.
Agorafobisi olan insanlar bazı yerlerden ve durumlardan oldukça rahatsızlık ve korku duyarlar.
Genelde korkuları ve durumları şu şekilde sıralayabiliriz ;
1- Açık alan korkusu
2- Mağazalara girme korkusu,kalabalık alanlara girme korkusu
3- Trende,otobüste ve uçakta yolculuk yapma korkusu
4- Köprüden geçememe korkusu
5- Asansöre binememe
6- Sinema,restaruant gibi çıkışı kolay olmayan heryerden olmaktan çekinirler.
7- Evinden fazla uzaklaşmak istemezler.Genellikle zaten agorafobisi olan insanlar evden pek fazla dışarı çıkmak istemezler.
Bazı insanlar irrasyonel korkuları kendileri geliştirebilirler örnek olarak , egzersiz yapmak veya bazı yiyeceklerin panik atağa sebep olduğu gibi.
Panik atağı olan kişilerin yapması gerekenler
Panik atağı hafifletmek,engellemek yada daha kötüye gitmesini durdurabilmek için nefesinizi kontrol etmeyi öğrenmelisiniz.Atak sırasında yada atağın başlama anında nefesinizi yavaşça derin alarak kendinize geçeçiğni telkin ederek rahatlayabilirsiniz.Rahatlama tekniklerini öğrenip bunları uygulamanızın size çok büyük faydaları olacaktır.Nefesini kontrol edebilen çoğu panik atak hastalarının kendi deneyimlerden bilindiği üzere %80’lere varan rahatlama olduğu tespit edilmiştir.
Panik atağın tedavisi nedir ?
Eğer nadiren atak geçiriyorsanız tedavi olmanızı gerektirecek bir durum yoktur. Çünkü her insan korkulu zamanlarda panik geçirme eğilimindedir.Tedavi genelde sürekli tekrarlayan atak yaşayanlar içindir.Tedavinin ana amacı ise panik atakların şiddetini ve sayısını azaltmaktır.
Bilişsel Davranışçı Terapi ; Bilişsel Davranışçı Terapi bir uzman tarafında yapılan konuşma terapisidir.Büyük olasılıkla en etkili tedavi yöntemlerinden birisidir.Çalışmalar göstermiştir ki panik hastaların yarısından fazlasında bu tedavi yöntemi oldukça başarılıdır.
Terapist panik hastası kişiye düşünce kalıplarını anlamasında yardımcı olmaya çalışır. Ayrıca terapist panik hastası kişinin eğer varsa herhangi bir zararlı ve yanlış fikirlerini tespit etmeye çalışır. Örne olarak ,Panik atağın başlangıcında ki yanlış düsüncelerinizi , fiziksel semptomlarla ilgili yanlış bilgilerinizi ve belirtilere karşı nasıl tepki vermeniz gerektiği ile ilgili gibi.
Terapinin amacıda sahip olduğunuz bu yanlış düşünce ve bilgileri düzeltmektir .Ayrıca bu terapiyle birlikte düşüncelerinizi daha sağlıklı ,işe yarar ve daha gerçekçi hale getirmektir.Genelde terapi haftalık seanslar halinde yapılır ve ortalama olarak 40 dakika civarında sürmektedir.
Davranış terapisi; Davranış terapisinin amacı kişiye zararlı ve faydalı olmayan davranışlardan uzaklaştırmaktır. Özellikle bu terapi yöntemiyle agorafobi ile birlikte seyreden panik hastalarında çok faydalı olur.Bilindiği üzere agorafobi ile seyreden panik atak bozukluğunda kişiler bazı yerlerden ve durumları hastalığın tetikçisi olduğuna inandığı için bu yer ve durumlardan uzak durmaya kalkışırlar. Davranış terapisi ile bu yanlış davranışlar ve düşünceler düzeltilmeye çalışılır.Aynı zaman da terapist kaygı bozukluğunu nasıl kontrol edeceğiniz size öğretir ve korkulan durum ve yerlerle karşı karşıya kalındığında kişi kendisini kontrol edebilir.
Bilişsel davranışçı terapi :Bu terapi yöntemi yukarıda bahsedilen Bilişsel terapi ile davranış terapisinin karışımıdır. Eğer bu terapi sonrasında hastalığınızda iyileşmeler gözlemleniyorsa uzun soluklu olarak bilişsel davranışçı terapi yöntemiyle antideprasanlarla yapılan tedaviden daha iyi sonuçlar elde edilebilinir.Fakat Bilişsel davranışcı terapisi her alanda işe yarayabilecek bir terapi şekli değildir ve her kişide aynı sonuçları vermeyebilir.
Antideprasan İlaçlar: Genelikle Antideprasan İlaçlar panik atak tedavisinde çok iyi sonuçlar vermektedir.Genelde bu ilaçlar depresyon tedavisinde kullanılmaktadır fakat panik atak bozukluğunda da olumlu sonuçlar vermektedir.
Antideprasan İlaçlar hemen etkisini göstermezler. Genelde 2 ile 4 hafta arasında etkisini göstermeye başlarlar . 8 haftadan sonra belirgin bir şekilde kişiler etkisini görmeye başlarlar. Panik atak bozukluğu ilaçla tedavi edilirken yaşanan en büyük sıkıntılarda biri de hastaların bir hafta kullandıktan sonra ilacı bırakmasıdır.Bunun sebebi antideprasan ilaçların hastaya hemen etkisini gösterememesi va hastanın da işe yaramayacağını düşünerek bırakmasıdır.Halbu ki yapılan çalışmalar ve diğer hastalardan alınan sonuçlara bakıldığında genelde olara 2 ile 4 hafta arasında etkisini gösterdiği aşikardır.
Antideprasan ilaçlar sakinleştirici ve bağımlılık yapan ilaçlar değildir.
Antideprasan ilaçların çeşitli türleri olmasıyla birlikte artıları ve eksileri de vardır.Örnek olarak, büyük ihtimalle yan etkileri farklılık gösterirler.Ancak seçici serotonin geri alım inhibitörü (SSRI) panik atak bozukluğu tedavisinde en çok kullanır. Eğer seçici serotonin geri alım inhibitörü (SSRI) işe yaramazsa imipramin ve klomipramin kullanılır.
Konu Özeti: Panik atak günümüzde en yaygın psikolojik hastalıkların başında gelmektedir. Genelde ilk başlarda kalp kriziyle karıştırılır. Zamanla hasta kendisinin durumu anlayabilir, bazen doktorlar bile teşhis koyma noktasında geç kalabilir.
İlaçlı tedavileri olmasına rağmen terapi, telkin yoluyla tedavi önerilir.
Dr. Aydın Yılmaz Dahiliye doktoru olarak görev yapmaktadır. 2015 yılından itibaren Sağlıkfit ekibine katılarak hastalıkları tedavi yöntemleri konusunda yüzlerce makale ele almıştır.
Henüz yorum yazılmamış.